26 Ağustos 2011 Cuma

Evet biraz sessiz sanki bu gece.


Masasında, elinde kalemiyle, o çok özlediği ilham perisinin gelmesini bekleyen çocuk bile farketti bunu.
Ah hayır, ardı ardına çalan telefonlar bozamıyor sessizliğini gecenin. Bunu önündeki pastel boyalardan mavi renkte karar kılan küçük kız bile farketti. Belki de bir şeyler eksikti. Ya da ayrılışın sessizliğiydi bu. Evet bunu sokakta bir yerlere yetişme telaşıyla koşturan adam bile farketti.
Bir çocuk gülümsedi bugün, boyalarıyla duvarları mahveden bir kıza annesi kızdı sonra.
Bir kadın bir şeylerin ters gittiği hissiyle uyandı bu sabah. Önceki gece kabuslar gören o çocuk ise korkuyla fırladı yatağından.
Saat 00:55
Ve bir kız, ablasından ilk defa bu kadar uzun süre uzak kalacağı gerçeğini kavradı bu gece.
Bunu, hissettiklerine birer isim koyabilmek umuduyla gördüğü ilk yere bir şeyler karalayan o çocuk bile farketti.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder